Sayfalar

Perşembe, Temmuz 03, 2008

eski yazılardan: güneşin dişi kaplanı


Otuzundan sonra da bir oh çekmek yok deme. Nerede o beklenen ense? Ah nerede, ah ah nerede?

Bir bahçem var benim, alaca karanlıkta ıslak çimler üzerinde uyurum. Telefon mu battaniye mi deseler, ballısı var mı derim. Zira battaniyenin ballısını severim. 1977 yılında parmak çocuk olarak dünyaya geldim. Olmayacak dualar özel ilgi alanıma girer. İblis ya da melek ayırdetmem, kimi gözlerin içine düşesim gelir. Öyle ya da böyle olurum, her kabın şeklini alır, hiçbirine sığmam. Şekilli ve şehirli, parıltılı.. çamurlu hayatım deliler gibi şık ve hep leş bir yandan. Eski ve yeni ne varsa vücudumu sarıyor, okşuyor, eziyor, tokatlıyor. Algılarımı bürüyor yaşım, dünya ve şehir.

Güneşin dişi kaplanı, kralsız bir efendi. Gezer duru geceleri, beğenemez kimseleri. Sırf bu yüzden, yalnız döner eve geceleri. Mavi boncuk içinde kalır dans pistleri. Tek suçu onun akıllı bir kız olmak, ve küçük memeleri.

20 Nisan 2006

Hiç yorum yok: